Tek Gıda-İş’in Tekirdağ’daki Fransız sermayeli Bel Kalper’de 6 yıla yayılan sendikal örgütlenme hikayesi son olarak yetkinin mahkemece onaylanmasıyla işçi kıyımı biçiminde devam etmişti. Fabrika yönetimi mahkemenin de sendikanın yetkisini onaylaması sonrasında oturması gereken toplu sözleşme masasına oturmadığı gibi ilk önce sendikanın işyeri temsilcisini, hemen ardından da 12 işçiyi Kod-29’dan işten atmıştı. Bu gelişme üzerine işçiler 26 gün önce greve başlamıştı.
Başından beri sendikal örgütlenmeye düşmanca saldıran Bel Kalper yönetimi, grevi de kırma yoluna gitti. İşçiler yönetimin siyah camlı ve perdeli araçlarla fabrikaya taşeron işçileri taşıdığını belirledi. Bunun üzerine fabrikaya giren-çıkan araçların önüne yatarak içinde kimlerin olduğunun açıklamasını istediler. İşçilerin bu eylemi karşısında fabrikaya jandarma çağrıldı. İşçiler gözaltı tehdidine “araçlardakilerin kimlikleri açıklanmadan eylemi sonlandırmayacağız” yanıtı verdi. Bunun üzerine grev alanına kaymakam gelerek, işçilerin de içinde olacağı bir komisyonun araçlarda denetleme yapabileceğini söyledi.
Grevdeki işçiler ayrıca vasıflı üretim işçilerinin yerine depo ve taşeron işçilerini çalıştıran fabrika yönetiminin halk sağlığını tehlikeye attığını ifade ediyorlar. Kaymakam, bu duruma da içerinin İŞKUR müfettişlerince denetlenmesi önerisi getirdi.
İşçiler devlet yetkililerinin zaten korumaları gereken yasal haklarını eylemle gerçekleştirebildiler. Fakat fabrika yönetiminin buna ne kadar riayet edeceği meçhul.
Bel Karper direnişçileri ve direniş alanı oldukça renkli görüntülerle devam ediyor. İşçiler dün arkadaşları Engin ve Nurşen Arslan’ın evlilik yıldönümlerini direniş alanında kutlamıştı.
