GüncelManşet

İHD: “Darbenin her türlüsüne karşıyız”

İstanbul: İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi, darbe girişimi sırasında ve sonrasında yaşananlara ilişkin bugün dernek binasında basın toplantısı düzenledi. İHD İstanbul Şubesi adına açıklama yapan Av. Eren Keskin, “12 Eylül darbesinin yarattığı toplumda yıkımdan sonra kurulan bir dernek olarak darbenin her türlüsüne karşıyız ve bu girişimi tüm yüreğimizle kınamaktayız” dedi.

15 Temmuz Askeri Darbe Girişimi sırasında ve ardından yaşananlara ilişkin bilgi vermek üzere düzenlenen basın toplantısında ilk olarak söz alan Av. Eren Keskin, “Biz darbeye karşı çıkmakla beraber sivil faşistlerin yaptıklarına karşı tepkimizi dile getiriyoruz” dedi. Darp edilen askerlere ve sivil halka İHD’ye başvurmaları için çağrı yaptıklarını belirten Keskin, ailelerin başvurularının gerçekleştiğini ancak korku nedeniyle açıklamaya katılmadıklarını ifade etti.

Efe: “TİHV olarak bu süreçte psikolojik destek vereceğiz”

Keskin’in ardından söz alan Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) İstanbul temsilcisi Ümit Efe ise, “İşkence mutlak bir suçtur” diyerek başladığı konuşmasına şu şekilde devam etti: “Günlerdir korku iktidarını yaratmak isteyen güçler tarafından yapılan işkence bize izlettiriliyor. Bir korku iktidarı oluşturulmaya çalışıyor.” Efe, işkenceye uğrayanların hiçbir ayrım gözetmeksizin vakıflarına ulaşabileceğini belirterek, “TİHV olarak bu süreçte psikolojik olarak destek vereceğiz. Bütün bir toplum travma altında. Bu açıdan herkesin başvurması gerektiğini düşünüyoruz” dedi.

“Darbenin her türlüsüne karşıyız”

İHD İstanbul Şubesi adına Av. Eren Keskin tarafından yapılan basın açıklamasında ise, “12 Eylül darbesinin yarattığı toplumda yıkımdan sonra kurulan bir dernek olarak darbenin her türlüsüne karşıyız ve bu girişimi tüm yüreğimizle kınamaktayız” denildi.

Darbenin teğet geçmesinin herkesi rahatlattığını, bu girişimin ardından yaşananların ise uzun süredir askıya alınmış olan toplumsal barışı ve insan haklarını kullanılmaz hale getirildiğini belirten Keskin, bu süreçte 232 asker, polis ve sivilin yaşamını yitirdiğini hatırlattı.

Kamuoyunda sıklıkla tartışılan erlerin tartışıldığını ifade eden Keskin, konuya dair “Sivil kitlelerin veya polisin müdahalesi ile birçoğu yaşamını yitirmiş veya ağır işkencelerle alıkonulmuştur. Derneğimize telefonla yada bizzat gelerek, başvuruda bulunan asker aileleri çocuklarının yaşamlarından endişe duyduklarını ifade etmişlerdir. Bunun yanı sıra şiddet sonucu yaşamını yitiren asker ailelerinin sözlü başvuruları da işin bir başka trajik boyutunu ortaya koymaktadır” dedi.

Çatışma hali mezhep ve sair iç çatışma tehlikesini barındırıyor

Mevcut çatışma halinin mezhep veya sair iç çatışma tehlikesini de barındırdığını ifade eden Keskin, “Yetkililerin söylem ve davranışları nedeniyle, toplum yaşadığı olayların travmasını aşamadan yeni ve daha yıkıcı durumlarla karşı karşıya bırakılmaktadır. İstanbul’da, Ankara’da ve Malatya’da Alevilerin yoğun yaşadığı yerleşim yerlerine kendilerini belli bir siyasal yapıya ait hisseden halk kesimi tarafından saldırı girişimlerinin, toplumun vicdanında ve belleğinde, onarılmaz yaralar açacağı endişesi içindeyiz” dedi.

15 Temmuz’un ardından hapishanelerde hak gaspları arttı

Keskin, 15 Temmuz’un ardından hapishanelerde siyasi tutsaklara yönelik artan hak gasplarına da değindi. “Siyasi mahpuslar ile hiçbir şekilde aile, avukat ve telefon görüşü yaptırılamamaktadır. Mahpusların, duruşmalarına götürülmediği görülmektedir” diyen Keskin, Silivri ve Bakırköy hapishanelerinde kalan tutsakların duruşmalara götürülmediğine dikkat çekti. Avukat ve tutsak yakınlarının sözlü görüş taleplerinin, ikinci bir emre kadar tüm görüşlerin yasaklandığı, darbenin hapishane ayağının olup olmadığının araştırılacağı gibi cevaplarla karşılaştığını ifade eden Keskin, “Darbe ile ilişkisi olmayan farklılıklardan veya özgün koşullardan dolayı hedef haline dönüştürülmeye çalışılan insanların, temel hak ve özgürlükleri koşulsuz-şartsız sağlanmalıdır” dedi.

İHD İstanbul Şubesi olarak, darbeleri ve darbeci zihniyeti kınadıklarını belirten Keskin, sürecin ve hak ihlallerinin takipçisi olacaklarını ifade ederek açıklamayı sonlandırdı.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu