İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG), Temmuz ayı iş cinayetleri raporunu açıkladı. Rapora göre; temmuzda en az 146 işçi yaşamını yitirdi.
Türkiye’de ilk Covid-19 vakasının bildirilmesinin üzerinden 17 ay geçti. Bu süreçte İSİG’in tespit edebildiği kadarıyla en az 1168 işçi Covid-19 nedeniyle hayatını kaybetti, on binlerce işçi hastalandı. Diğer binlerce ölümün de neredeyse tamamı işçilerin aileleri ve bir evvelki işçi kuşağı olan emekliler. Bu durum Covid-19’un bir işçi sınıfı hastalığı olduğunun en büyük göstergesi olduğunu belirten İSİG, “Yani salgın sürecinde Türkiye, tarihin en büyük ‘işçikırımı’ ile karşı karşıya kaldı” denildi.
Bu noktada sınıf hareketinin en önemli taleplerinden birisi de acilen aşı temin edilmesi ve sınıfın tümünün aşı olma hakkı olduğunu vurgulayan İSİG, “İktidar bu noktada geç kaldı ve bu yılın bahar aylarında başta sağlık, eğitim, belediye, metal, tekstil, büro ve güvenlik emekçileri olmak üzere onlarca arkadaşımızı da aşının geç temin edilmesi nedeniyle kaybettik” diye kaydetti.
Salgınla mücadelenin ve salgının bitmesinin en önemli araçlarından biri aşılama olduğunun altını çizen İSİG, “Bilim ve salgınlar tarihi aşıların ve toplumun geneline ulaşmış aşılamanın yaşamı ve geleceği nasıl kurtardığının örnekleri ile doludur. Bu açıdan Covid-19 salgınını sona erdirmenin yolu her kesime ulaşmış yaygın aşılama ile olacaktır” ifadeleri kullanıldı.
İşçilere çağrı yapan İSİG, “İktidarın salgın politikaları ve sürece dair açıkça paylaşılmayan bilgilerden dolayı tereddütlerin olduğunu biliyoruz, anlıyoruz. Ancak Covid-19 aşı ile önlenebilir bir hastalıktır. Alanlarda nasıl insanca yaşanacak bir ücret, güvenceli çalışma, sendika hakkı, iş cinayetlerine ve salgında bize dayatılan koşullara karşı birlikte mücadele ediyorsak şimdi de birbirimize ve ailelerimize karşı sorumluluğumuz için ‘yaşamak ve yaşatmak için Covid-19 aşılarını olalım'” diye belirtti.
İSİG raporuna göre Temmuz ayında en az 146 işçi, 2021 yılının ilk yedi ayında ise en az 1301 işçi yaşamını yitirdi. İş cinayetlerinin aylara göre dağılımına bakıldığında; Ocak ayında en az 203 işçi, Şubat ayında en az 142 işçi, Mart ayında en az 144 işçi, Nisan ayında en az 257 işçi, Mayıs ayında en az 236 işçi, Haziran ayında en az 173 işçi, Temmuz ayında en az 146 işçi hayatını kaybetti.
146 emekçinin 116’sı ücretli (işçi ve memur), 30’u kendi nam ve hesabına çalışanlardan (çiftçi ve esnaf) oluştuğunu belirten İSİG, iş cinayetlerinde yaşamını yitirenlerin 13’ü kadın işçi, 133’ü erkek işçi olduğunu, kadın işçi cinayetleri tarım, madencilik ve sağlık işkollarında meydana geldiğini kaydetti.
Temmuz ayında 8 göçmen işçinin hayatını kaybettiğini ifade eden İSİG, bu işçilerin 4’ü Suriyeli, 2’si Türkmenistanlı, 1’i Afganistanlı ve 1’inin Güney Koreli olduğunu belirtti.
İş cinayetleri en çok tarım/orman, inşaat/yol, taşımacılık, ticaret/büro/eğitim, madencilik, metal, enerji, belediye/genel işler, kimya ve konaklama işkollarında meydana geldiğine dikkat çeken İSİG, “Tarım işkolunda 24 işçi ve 21 çiftçi hayatını kaybetti. İnşaatlarda neredeyse her gün bir iş cinayeti meydana geldi” dedi.
Temmuz ayında iş cinayetlerinde yaşamını yitirenlerden 2’si (yüzde 1,3) sendikalı işçi olduğunu, sendikalı işçilerin eğitim ve metal işkollarında çalıştığına ifade etti.
En fazla can kaybı trafik/servis kazası, yüksekten düşme, ezilme/göçük, kalp krizi, elektrik çarpması, patlama/yanma ve şiddet nedeniyle meydana geldiği kaydedilen İSİG, Temmuz ayında 10 çocuğun çalışırken hayatını kaybettiğini, çocuk işçilerin tarım, ağaç, inşaat, enerji ve taşımacılık işkollarında çalıştığını vurguladı.
İSİG en fazla iş cinayetinin 11 ölüm ile İstanbul’da; 8 ölüm ile İzmir’de; 7’şer ölüm ile Afyon ve Antalya’da gerçekleştiğini belirtti.
